PıtBull X
  Köpeklerde Üreme
 

 




            
                              SECERE          

Soyağacı, hayvanın hangi soydan geldiğini gösteren şemayı belirtmek için kullanılan bir terimdir. İster at, ister köpek olsun safkan bir hayvanın ana ve baba tarafından bütün atalarının tam listesini göstermek için kullanılır. Bu terim günümüzde botanik alanında da aynı anlamda kullanılmaktadır. Fakat Türkiye'de size gösterilen secerenin gerçekten size gösterilen köpeğe ait olup olmadığı ispat edecek herhangi bir yöntem yoktur. Bu tamamen güven ilişkisine dayanmaktadır. Bu sebepten dolayı secereli bir köpek aldığınızda aldığınız kişi/yerle bir ömür boyu güven ilişkisinde ilk adımları atılmış olur.
Demek ki soyağacı köpeği tanımaya yarar. Köpek yetiştiricisi soyağacını kullanarak köpeğin hangi soydan geldiğini anlar ve köpek sahibi de bu sayede köpeğinin safkan olduğuna dair bir garanti elde etmiş olur.
Köpek kulüplerine kayıtlı olan bütün köpekler kendilerini yetiştiren kişinin ismiyle, (soyadı gibi) tek bir isimle tanınırlar.
İsim köpeğin kişiliğinin bir parçası haline gelir. Bu nedenle köpek yavrusu ismiyle çağrıldığında hemen itaat edecek şekilde eğitmek gerekir. Köpek biraz daha olgunlaşana kadar bu ağrıya duraksamadan karşılık vermelidir. Safkan köpekler kendilerini yetiştiren kişilerden çok karmaşık isimlerle gelebilirler. Buna rağmen evde daha kolay anlaşılabilir bir yada iki heceli özel isimlerle çağırılmalıdırlar.
Köpek yavrusunun kendisine ait bir ismi olduğunu öğrenmesi ve bu ismi işittiği zaman dikkat kesilmesi gerekir. Eğitime köpek yavrusunun ismi ile keyifli küçük olaylar arasında bağlantı kurarak başlanmalıdır. Bu durumda köpek ismiyle çağrıldığında güzel bir yiyecek, oyun yada yürüyüş gibi şeyleri hatırlayacaktır, öte yandan, cezalandırılacağı zaman köpeği asla ismiyle çağırmamak gerekir.






 

KIZIŞMA

 

Bir buçuk yaşındaki bir erkek köpek ilk çiftleşme için ideal yaşa gelmiş sayılır. Bu yaşta erkek köpeğin yapısı tam olarak gelişmiştir. Dişiler için uterusun gerekli büyüklüğe ulaşacağı ikinci yada üçüncü kızışma dönemine kadar beklenmesi tavsiye edilir.

 

Dişiler yaklaşık her altı ayda bir kızışma dönemine girerler, ancak kent köpekleri için bu dönem beş aya kadar inebilir. Cinsel dürtü daima erkek köpekte görülür ve dişinin kızışma dönemlerinde bıraktığı kokulu bir salgıyla harekete geçer. Verimli bir çiftleşme sağlamak için en uygun zaman ikinci haftanın sonuna doğrudur. Bu sırada dişi köpek kendisine yaklaşan erkek köpeğe uygun karşılık verir, çünkü bu sırada ovülasyon tamamlanmış olur. Emin olmak için çiftleşmeyi aradan yirmi dört ile kırk sekiz saat geçtikten sonra tekrarlamak gerekir.

 

Testislerde ve yumurtalıklarda üretilen cinsellik hormonları farklı cinsiyetten köpeklerin birbirini cezbetmesine neden olur. Fertilite (üreyebilme) yaş ilerledikçe azalır, önce dişide sonra erkekte kaybolur.

 

Çiftleşmeyi köpek yavrularının baharda doğmalarını sağlayacak şekilde düzenlemek daha iyi olur. Bu durumda gelişme ve sağlıklı bir büyüme için uygun hava koşullarından yararlanmak mümkün olur. Güneşli günler, gerekli yürüyüşler ve erken eğitim için daha uygundur.

 

 
GEBELİK               
   Gebe bir köpek, genellikle doğumdan birkaç gün önce hırçın ve sinirli bir hal alır. Bu davranışın sebebi, hormonlardan ziyade yavruları korumaya yönelik içgüdülerdir. Bu hırçınlık aynı düzeyde olmasa bile, yavrular büyüyene kadar devam eder. Bu dönemde dişi köpek o kadar agresiftir ki sürü liderliğini ele alır, erkek ikinci plana itilir. İnsanların ısırılma vakaları da en çok bu dönemde gözlenir. Tanımadığı kişileri yanına sokmadığı gibi, sahiplerine karşı da sertleşebilir.
 
   Gebeliğin sonlarına doğru dişi köpek, kendisi için emin, sıcak, karanlık ve sessiz bir yer arar. Doğum yapacak anne köpek, özellikle doğum sırasında, bodrum veya garaj gibi yerlere konulmamalıdır. Bu davranış, çoğu köpeğin hoşuna gitmez. Doğum yaptığı için cezalandırılıyor sanıp, yavrularıyla ilgisini kesebilir ve neticede tüm yavrular ölebilir. En iyisi köpeğe, daha gebeliğin başlangıcında, yavrularına bakacağı yerin gösterilmesi ve köpeğin oraya alıştırılmasıdır. Ama tüm bunlara rağmen, bize hiç uygun gelmeyen bir yerde doğum yapmak istiyorsa, ısrarcı olunmamalıdır.
   Bu dönemde köpek, doğum yeri olarak çukur kazabilir. Bu çukur, hem emin hem de gölge olması bakımından avantajlıdır, hatta bazılarına göre, derin çukurlar sayesinde köpek, yer çekiminden yararlanmakta ve daha rahat doğum yapabilmektedir. Yani çukura doğuran hayvan, doğum kanalını aşağıya doğru yöneltmiş olur.
 



 
DOĞUM ANI              
Dişinin huzursuzluğu, iştah kaybı, vücut ısısının 37 derece santigrat dereceye düşmesi ve göğüslerinden sarımsı bir sıvının sızması doğum anının yaklaştığını gösteren belirtilerdir. Gebe köpek genellikle çevrede ne bulursa kullanarak kendisine bir çeşit yatak hazırlar. Ona yavrularını içine koyabileceği bir sepet ya da bir kutu sağlayarak yardımcı olunabilir. Ancak en doğrusu köpeğin kendi istediği gibi bir yatak hazırlamasına izin vermektir. Önemli olan, yerlerin kirlenmesini önlemek için hayvanın doğum yapacağı yere uygun bir anda gazete kağıtları ve temiz havlular sermektir. Doğum anı yaklaştığında köpeğin yakınında olmakta yarar vardır.
Doğum anında köpek sancıların etkisiyle inler. Kasılmalar güçlenirken köpek bir yanına yatar ve vücudunu büker. Sonunda fetüsü dışarı bırakır. Normal doğumlarda (genellikle doğumlar normal olur) köpek yavruların içinde olduğu zarı kendi çabasıyla soyar, göbek bağını keser, yavruların burun deliklerindeki sümüğü temizler ve hem temizlemek hem de canlandırmak için onları diliyle yalar. Eğer bütün bunları kısa süre içinde yapmazsa, keseyi açmak, yavruların ağızlarını ve burunlarını temizlemek ve nefes almalarını sağlamak size düşer. Anne köpekler yavru zarlarını yerler, Buna engel olunmamalıdır. Çünkü buna ihtiyaçları vardır.
Yetişkin köpeklerin ağırlığı oldukça farklıdır (bir oyuncak Poodle'ın ağırlığı 1.5 kg, bir Great Dane'inki ise 70 kg. kadardır); değişik cinslerin yeni doğmuş yavrularının ağırlıklarındaki farklılıklar önemsizdir.
Yavrular birkaç dakika ile bir saat arasında değişen düzensiz aralıklarla gelirler. Acemi bir köpek bakıcısı gecikme nedeniyle endişeye kapılabilir. Köpeğin doğurma çabalarının boşa çıktığı açıkça anlaşılmadığı sürece telaşa gerek yoktur. Böyle bir durumla karşılaşıldığında veterinere başvurulmalıdır. Bu durum özellikle küçük gövdeli köpek cinslerinde son derece ender görülür. Doğum süresi sekiz saat, hatta daha da fazla sürebilir. Doğumdan sonra dişi köpeğin karnını doyurması normaldir.
UYARI: Yeni doğmuş yavruya kesinlikle dokunmayın, kokunuzun yavruya geçmesi anne köpeğin yavrusunu dışlamasına neden olabilir ve bu dışlama yüzünden anne, yavruyu öldürebilir.
 

 

YAVRU BAKIMI

 

Erkek köpeğin babalık içgüdülerine sahip olmadığı görülür. Yüzyıllardır insanlardan yardım görmeye alışan erkek köpeğin ailesel yükümlülük duyguları azar azar kaybolmuştur. Erkek köpek yavrulara karşı belirli bir yardımseverlik duygusu taşır. Onları kollar, saldırmaz, hatta dış saldırılara karşı korur. Dişi köpek ise şefkat doludur; bütün zamanını yavrularına ayırır, onları savunur, temizler, emzirir, tek başlarına yaşamalarını sağlayacak şekilde eğitir. Ancak sonunda dişi köpek, yavruları büyüdüğünde onlara karşı kayıtsız bir tavır alır.

 

YAVRUNUN BÜYÜMESİ

 

Doğumu izleyen ilk yirmi dört saat içinde köpek yavrularını sık sık yoklayın. Üşümediklerinden emin olun. Oda sıcaklığı 28 santigrat dereceden az olmamalıdır. Her bir bebeğin beslendiğinden emin olun ve fiziksel bir sakatlığının olup olmadığını anlamak için her birini dikkatle inceleyin, ilk on gün içinde size düşen görev dikkatli bir gözlemci olmaktır. Dişi köpekler genellikle iyi annedir.

 

Köpek yavrularının gözleri ve kulakları ilk iki hafta içinde kapalıdır, ancak dokunma duyuları çok keskindir. Birkaç günlük yavru köpek, ana köpek ayağa kalkar kalkmaz içgüdüsel olarak onun memesinden süt emmeye başlar ve daha iyi bir yer kapmak için diğer yavrularla mücadele eder. Motor gelişme üçüncü haftada başlar, gözler ve kulaklar açılır ve yavrular yürümeye başlarlar, insanın yakınlığından zevk almayı hemen öğrenirler, sese karşılık verir, havlar ve öteki yavrularla oynaşırlar.

 

Yavru iki haftalık olduğunda dişleri çıkmaya başlar ve ana köpek onları yavaş yavaş sütten keser. Onları bir ay kadar zaman zaman emzirmeye devam eder, ancak sütü giderek azalır. Üç hafta dolduğunda yavrulara yemek kabını kullanmayı öğretmek gerekir. Yavrular bir ay kadar günde üç kez kaptan beslenmeli ve sekizinci haftada yeni evlerine taşınmaya hazır olmalıdırlar.

 

 
  Bugün 1 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!  
 

Get your own Chat Box! Go Large!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol